Espresso Kahveleri
ve Blend Teknikleri
Ülkemizde kafe sayısının hızla artması ve evlere
espresso
makinalarının girmesiyle beraber
Espresso tüketimi hızla artmaktadır.
Türkiye genelindeki araştırmalarımız ve elimizdeki veriler kafelerde
espresso tüketiminin % 5-7 civarında olduğunu göstermektedir. Kalan % 90’ a
yakın tüketim, espresso + su/süt kombinasyonlarına (Latte, Americano, Macchiato,
Cappucino vb.) aittir. Henüz ülkemizde sek espresso tüketimi çok azdır.
Özellikle yüksek gelir grubunun yaşadığı bölgelerde ve turistlerin yoğunlaştığı
kafelerde bu oran % 40-50 lere çıkmaktadır. Ortalama kahve tüketiminin (Türk
kahvesi ve granül kahve hariç) hala Avrupa ülkelerinin 10 da 1’ i kadar olması
pazarda daha yol gidileceğinin bir göstergesidir.
Yazımızın ana konusuna geçmeden önce espresso içeceğinin çokbasit hali ile nasıl yapıldığını hatırlayalım.
Tek ölçek espresso miktarı 30 ml olup, yapımında 7-8 gr ince
öğütülmüş kahve kullanılır.
Öğütülen kahvenin içinden yüksek başınç ve sıcaklık ile arıtılmış
su geçirilerek 20-25 saniye içerisinde
özütleme işlemi tamamlanır. Bu süre ne daha kısa ne de daha uzun
olmalıdır.
Önemli olan unsurlar:
·Espresso yapımına uygun, kaliteli ve taze
çekirdek kullanımı
·Su (Toplam Çözünmüş Katı Madde Miktarı 120-130mg/L, pH:7)
·Doğru öğütme
·Yeterli tamping (baskılama)
·Ekipmanı doğru kullanmak,
·Doğru bardak seçimi ve sunu
Yukarıda bahsettiğimiz tüm unsurlar doğru uygulandığında
sonuç doğal olarak tatminkar olur.
Biz yazımızın devamında Espresso
kahveleri ve Blend Teknikleri’ ne odaklanacağız.
Bir örnek üzerinden ilerleyelim.
Bir araba satın almak istiyorsunuz. Beklentileriniz;
·100 km’ de 4 litre yakıt tüketsin,
·100 km/h hıza 4 saniyede çıksın,
·Motor hacmi 1000 cc’ yi geçmesin ama 270 bg
gücünde olsun (vergiden dolayı)
·Aile otomobili olsun,
·4x4 olsun,
·Her türlü konfora sahip olsun,
·Fiyatı ucuz olsun,
Bu örneğimizde tüm bu şartları sağlayan bir araba yoktur.
Espresso temelli içecek kombinasyonlarının (Espresso, Latte,
Americano, Macchiato, Cappucino vb.) hepsinde mükemmel sonuç verecek tek bir kahve
veya harman da yoktur.
Yola bu varsayımla çıkılmalıdır. Seçilecek olan ürün,
işletme sahibinin damak tadının yanı sıra işletmenin hedeflediği müşteri
segmentasyonuna göre belirlenecektir.
Ülkemizde en çok yanlış bu noktada yapılmaktadır.
Bir örnek verelim.
Üniversite kampüsü içinde bir kafe düşünelim. Bu kafenin
müşteri segmentasyonu 20-25 yaş arası öğrencilerdir. Yapılan araştırmalar bu
yaş aralığındaki kişilerin ağırlıklı tüketiminin süt türevli içecekler olduğu
yönündedir. Seçilecek olan kahveler bu ürünlerin üretimine göre
belirlenmelidir. Öte yandan ürün fiyatları üniversite öğrencilerinin
harcamalarına göre belirleneceğinden ekonomik bir ürün olması da ayrıca
önemlidir.
Başka bir örnek verelim.
Havaalanında bir kafe düşünün. Yer kirası oldukça yüksek,
işletme giderleri fazla olan bir işletme. Öte yandan gelen müşterinin
tekrarlama oranı son derece düşük. Bu noktada seçilecek olan kahvenin
niteliğinden ziyade maliyeti daha ön plandadır.
İstanbul Etilerde bir kafe’ yi örnek alalım.
Bu kafe’ nin müşterisi sık sık yurt dışına çıkan, çeşitli
kahveler deneyimlemiş, Espresso ürününe aşina ve yabancı müşterilerinde sık
ziyaret ettiği bir yer olsun. Bu noktada iki farklı Espresso kahvesi ile ilerlemeniz
daha doğru olacaktır. Sek espresso için ayrı, sütlü türevler için ayrı. Bu da
elbette iki farklı espresso değirmeni demek oluyor.
Single
Origin veya Harman
Bu doğrudan işletmenin veya tüketen kişinin tercihidir.
Blend (Harman) kahvelerde tadı siz şekillendirebilirsiniz. Farklı yörelerin
kahveleri ile farklı harmanlar yapılabilir. Ticari bir ürün yaratacaksanız
kolaylıkla bulunan kahveler ile ilerlenmelidir. Micro-Lot kahveler süreklilik
arz etmezler. Hasattan hasata tatlarda değişimler olur. Süreklilik önemlidir.
İtalyan espesso harmanlarında ağırlıklı Latin Amerika
bölgesi kahvelerinden oluşan harmanlar kullanılır. İsteğe bağlı olarak 10-20%
Robusta veya gene yakın oranlarda Afrika kahveleri kullanılabilinir. Afrika
kahveleri güçlü asiditeleri sebebiyle süt türevlerinde belirgin olur. Ancak
fazla oranda kullanılması ekşiliğe sebep olur.
Örnek bir Espresso Blend reçetesini ele alalım.
- 40% Brazil Santos
- 20% Guatemala Antigua
- 20% Papua Yeni Gine Sigri
- 20% Etyopya Sidamo GR 2
Bu harmanda 60% Latin Amerikan 20% Asya % 20 Afrika kahvesi
yer almaktadır. Ticari olarak ele aldığınızda hem espresso hem de sütlü türev
içeceklerde beklentinizi mümkün mertebe karşılayabilecek dengeli 100% Arabika
bir harmandır.
Kavurma
Espresso harmanlarının kavrulmasında iki farklı yöntem
kullanılır.
·Yeşil çiğ halde olan kahveler bir gün önceden
harmanlanır ve kavrulur.
·Harmanda bulunan kahveler ayrı ayrı kavrulur
sonra harmanlanır.
·
Yeşil çiğ halde olan kahveler bir gün önceden
harmanlanır ve kavrulur.
·
Harmanda bulunan kahveler ayrı ayrı kavrulur
sonra harmanlanır.
Her iki yöntem de kullanılmaktadır.
Kahvelerin kavrulma profilleri farklıdır. Kahvelerin nem
oranları da birbirinden farklıdır. Kavurma öncesi harmanlamada benzer kavurma
profiline uygun kahveler tercih edilmelidir. Bu kahveler bir gün önceden
karıştırılmalı ve nem oranının dengelenmesinin sağlanması gerekir. Bu yöntem işi
kolaylaştırmaktadır.
Uzmanlar diğer yöntemin tat, aroma ve stabilite açısından
daha uygun olduğunu belirtmektedir. Ancak üretim süreci zahmetlidir. Kavurmalar
sonrası kahveler homojen olana kadar karıştırılmalıdır.
Kavurma
Derecesi
Kavurma derecesi bir çok kişi ve ülkeye göre farklılık
göstermektedir. Doğru bilinen yanlışlar da vardır. Mesela İran’ da koyu
kavrulmuş yağlı kahvelerde kafein oranının yüksek olduğu inanışı yaygındır.
Oysa kavrulma derecesi ile kafein miktarı ters orantılıdır.
3. Dalga kahve severler daha az kavrulmuş kahvelerden
espresso üretimini tercih edebilir.
Bu konunun doğrusu diye bir şey yoktur. Kişinin beğenisine
ve damak tadına bağlanmaktadır.
Açık kavrulmuş kahvelerden yapılan espressolar bazı kişilere
ekşi gelirken bazı damaklar beğenebilir.
Koyu kavrulmuş kahvelerle yapılan içecekleri bir grup
beğenirken başka bir tüketici grubu karbonsu ve karaktersiz olarak
nitelendirebilir.
Önemli olan bir çok farklı ürünleri tüketip sizin kendi
beğeninizin adreslenmesidir.
Harmanlarda
Robusta Kullanımı
Bu konu tartışmaya oldukça açıktır. Bazı tüketiciler robusta
içeren harmanları tercih etmezler. Ancak kahve tazeliğini yitirdikçe
espressodaki krema miktarı azalmaya başlar. Robusta çekirdekler raf ömrü uzun
tutulan endüstriyel blendlerde sıklıkla kullanılır. Sebebi;
- Blend fiyatını ucuzlatır.
- Kremaya pozitif katkı sağlar
- Yüksek kafein içerir
- Tat (bazıları tüketiciler robusta içeren bu tip harmanları
daha çok beğenmektedir.)
Robusta çekirdekler kendi aralarında farklı kaliteler ve
fiyatlarla ayrılır. Günümüzde robusta kahvelerle kahve demleme yarışmaları bile
yapılıyor.
Sonuç:
Ülkemizde espresso blendlerde 1 kg/TL scalası 25-200 TL
arasında gidip gelmektedir. 80 % kalitesiz Robusta ve 20 % Brazil Rio Minas ile
yapılan koyu kavrulmuş espresso harmanlarına ülkemizde çok sık rastlıyoruz.
Micro-Lot kahvelerden yapılan pahalı blendlere rastladığımız gibi…
Önemli olan güzel bir espresso deneyimi yaşamaktır. Çok
uygun fiyatlara beğendiğiniz tatlara ulaşabilirsiniz. Tazelik bu noktada çok önemli
bir kriterdir.
Ancak şunu akıldan çıkarmayalım; damak tadı göreceli bir
konudur, bir kişinin beğendiğini diğer kişi beğenmeyebilir.